top of page
Ara
Muhammed Metin Altuntaş

KARİYE MÜZESİ

Kariye Müzesi, 6yy’a ait olduğu tahmin edilmekle birlikte geçen yüzyıllarda doğal afetlerden ve savaşlardan dolayı birçok kez tahrip olmuş ve onarımlardan geçmiştir. Günümüze ulaşan yapı 14 yy'da yapılan onarımdan kalmaktadır.



Fatih, Edirnekapı'da yer alan bir müze, Kariye Manastırının merkezinde bulunan İsa’ya adanmış bir kilise yapısıdır. İsmi Konstantinus surları dışında kalmasından dolayı kent dışı anlamına gelen Chora’dan gelmektedir.

Yapım tarihi kesin bilinmemekle birlikte 6yy’a ait olduğu tahmin edilmektedir. Bir rivayete göre, 536 yılında Doğu Roma İmparator I.Justinianus döneminde, Aziz Theodore tarafından yaptırılan yapı 557 yılında depremden dolayı yıkıldıktan sonra İmparator tarafından bir manastır inşa edilmiştir. Manastır ilk kez, 8. yüzyılda, yazılı kaynaklarda yer aldı. 843 yılında 3 şapel eklenerek büyütülmüştür.



11. yy ve 12 yy. da önemli onarım gerçekleşen manastır, 1204-61 yılları arasındaki Latin İstilası ile oldukça harap olan yapı, İstiladan sonra şehrin geri alınması ve İmparatorun Blakhernai sarayını kullanmaya başlamasıyla tekrardan büyük çapta onarım gerçekleştirildi. 14yy’da Teodor Metokhites tarafından yapılan onarımda mozaik ve fresklerle süslenmiştir ve günümüze kadar gelmiştir.



İstanbul’un fethi sırasında zarar görmeyen yapı, fetihten sonra elli sekiz yıl daha kilise olarak işlevini sürdükten sonra 1511 ‘de II. Beyazıd döneminde çan kulesi yerine minare inşası ile camiye çevrilmiştir. Camiye dönüştürüldükten sonra, mozaik ve freskler, ince bir boya ve kireç badanası ile yapıyı tahrip edilmeden örtülmüştür.1766 İstanbul depreminden sonra onarım geçiren yapı, 1860 yılında mozaiklerin temizlenmesiyle çıkan tasvirler ahşap kapaklar ve perdelerle örtülmüştür. 1948 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla müzeye çevrilen yapı 1958’e kadar yapılan çalışmalar sonucunda tüm mozaik ve freskler ortaya çıkarılmış ve müze ziyarete açılmıştır. 2019 yılında Danıştay'ın kararı iptaliyle yeniden camiye dönüştürülmüş ve 21 Ağustos 2020 tarihinde ibadetine açılmıştır.


“ Kariye müzesindeki mozaik ve freskler 14 yy Bizans resim sanatının günümüze ulaşmış en önemli eserlerindendir.

Günümüzde tek mekânlı bir planlı yapı beş ana bölüme ayrılmaktadır. Naos (ana ibadet alanı), kuzey taraftaki iki katlı ek yapı (anneks), iç narteks, dış narteks ve güney taraftaki şapelden (parekklesion) oluşmaktadır.


Ana ibadet alanı (naos) 10,5m-15m olup ölçülerindeki kubbe ile örtülü yapının, diğer bölümleri tonoz ile örtülüdür. Kubbe 4 adet ayak üzerinde yüksek kasnaklıdır, Kasnak içinde 16 pencere bulunmaktadır. Ana ışık kaynağı bu pencerelerdir. Toplam 6 kubbesi bulunan yapıda en büyük kubbe naosu örten kubbedir. Apsisin sağ ve solunda kubbeli postophorion odaları bulunmaktadır. İç nartekste 2 adet kubbe, parekklesionda bir kubbe bulunmaktadır. Naosun güney tarafından parekklesiona geçiş bulunmaktadır. Parekklesion ve nartekslerdeki nişler mezar olarak kullanılmıştır. Yapının naos kısmı duvarları mermer levhalarla, narteks mozaikle, parekklesion ise fresklerle kaplanmıştır. Naosa Osmanlı zamanında ise mermer bir mihrap eklenmiştir. Dış narteksin güney batısında, daha önce çan kulesinin olduğu bölümde ise bugün minare yer almaktadır.

Tipik Bizans yapı uygulaması taş-tuğla almaşık duvar şeklindeki duvar tekniği ile inşa edilen yapıda, iç cephe görünümlerinde mermer, mozaik ve freskler kullanılmıştır. Ayrıca sütun başlıklarında melek ve insan figürleri işlenmiştir ancak cami olduktan sonra yüz kısımları tahrip edilmiştir.

Kariye’de ki mozaikler ve freskler 14yy Bizans resim sanatının korunmuş en önemli eserlerindendir.



47 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page